02 Haziran 2025 Pazartesi
Doç.Dr. Ali İhsan ÖZEROĞLU: "Mali disiplin önlemleri ekonomi parametrelerine olumlu yansıyor"
Trakya'da uyuşturucu tacirlerine büyük darbe
120 bin TL'lik telefon nöbeti! Geceden kuyruğa girdiler
AK Parti duyurdu: 3 ilin başkanı değişti
Akaryakıt istasyonlarında yeni dönem başladı
17 saatlik kurultayda Özel'in A Takımı fire vermedi! 'Hayal kırıklığım' dediği isim de listede
Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası’ndan (PÜİS) 29 Mayıs’ta yapılan açıklamaya göre, akaryakıt istasyonu işleten mükelleflerin 2 Haziran’a kadar, gerekli kayıt ve başvuru işlemlerini yapıp istasyonlarına taşıt tanıma okuyucu cihazı ve tabanca iletişim modüllerini taktırmaları ve bu donanımların yeni nesil akaryakıt pompa ödeme kaydedici cihazlara iletişimini yaptırarak UTTS üzerinden fiilen akaryakıt satışına başlamaları gerekiyordu.
Taşıt Tanıma Birimi (TTB) zorunluluğu getirilen taşıtlar için UTTS kapsamında düzenlenmeyen belgeler, vergi kanunları bakımından düzenlenmemiş sayılacak.
Öte yandan, kanun kapsamında yer almayan ve taşıt tanıma sistemi kullanan taşıtlara 1 Temmuz itibarıyla, benzin veya motorin dışındaki bir yakıt türüyle çalışan taşıtlardaki depolar için 31 Aralık tarihine kadar TTB taktırılması gerekiyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen PÜİS Genel Başkanı İmran Okumuş, dış satışlara ilişkin yeni düzenleme konusunda da bayileri uyararak, “Dış satışlara sınırlama getiren ve 1 Ocak’ta yürürlüğe giren düzenleme vatandaşlarımızı da yakından ilgilendiriyor. Daha önce dökme yakıt kullanan araçların çok büyük bir kısmı artık istasyonlardan yakıt almak zorunda. Aksi takdirde aldıkları yakıtların bedellerini gider olarak kullanamayacaklar. Meslektaşlarımın bu konuda nihai tüketici olan müşterilerini bilgilendirmeleri, vatandaşlarımızın mağduriyet yaşamamaları için önemli” ifadelerini kullandı.
* Haberin görseli Shutterstock’tan servis edilmiştir.
Yazın başlamasıyla birlikte iş yerlerinde yıllık izin kullanımları da bu aydan itibaren yoğunlaşmaya başlayacak. Tatil sezonunun öncesinde, kanunda yer alan ancak fiilen uygulanmayan izin ücretlerinin peşin ödenmesi konusunda Yargıtay’dan çok önemli bir karar geldi. Karara geçmeden önce mevzuatı özetleyelim.
SORULARINIZ İÇİN: akivanc@haberturk.com
İşçi ücretleri, bireysel veya toplu iş sözleşmesinde aksine bir hüküm yoksa her ayın sonunda ödenir. 4857 Sayılı İş Kanununun 57’nci maddesine göre ise işveren yıllık ücretli iznini kullanan her işçiye, yıllık izin dönemine ilişkin ücretini işçinin izne başlamasından önce peşin ödemek veya avans olarak vermek zorundadır. Peşin ödenecek veya avans olarak verilecek tutar hesaplanırken fazla çalışma ücreti, prim ve sosyal yardımlar dikkate alınmaz. Yıllık ücretli izin süresine rastlayan hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ayrıca ödenir.
İzin ücretini yasaya aykırı şekilde ödemeyen veya eksik ödeyen işverene 2025 yılında her işçi için 3.837 TL idari para cezası uygulanır.
Bu hüküm aslında 1475 Sayılı Eski İş Kanunundan beri mevzuatta yer almakla birlikte tam olarak uygulanmıyor. Şikâyet konusu olursa işveren hakkında idari para cezası veriliyor.
İZİN ÜCRETİ PEŞİN ÖDENMEYEN İŞÇİLER İSTİFA EDİP DAVA AÇTILAR
Yargıtay’ın son kararına konu dosyaya göre, İzmir’de iki işçi izne çıkarken izin paralarının peşin ödenmemesini gerekçe göstererek iş sözleşmelerini feshederek işten ayrıldılar ve işverenden kıdem tazminatı ödenmesini talep ettiler. İşveren, kıdem tazminatı ödemeyi kabul etmeyince de mahkemeye başvurdular.
İSTİNAF MAHKEMELERİNDEN İKİ FARKLI KARAR ÇIKTI
İşçilerden birinin davası istinaf başvurusu üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinde görüldü. İstinaf mahkemesi, işverenin işçiye yasal hakkından fazla olacak şekilde 49 gün yıllık izin kullandırdığını, her ne kadar İş Kanununda izin ücretinin peşin olarak ödenmesi gerektiği belirtilse de işçinin izne çıkarken ücretin peşin ödenmesi talebinde bulunmadığı, haklı fesih iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle işçiyi haksız buldu.
Diğer işçinin davası ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinde görüldü. İşveren, işçinin 11 yıldır iş yerinde çalıştığını, ne önceki dönemlerde ne de son izin döneminde izin ücretinin peşin ödenmesi talebinde bulunmadığını, iş dünyasında gazeteci ve memurlar dışında izin öncesi peşin ödeme uygulaması olmadığını, işçinin asıl amacının başka bir iş bulduğu için işten ayrılmak olduğunu savundu. Ancak istinaf mahkemesi, kanunun emredici hükmüne rağmen işçinin yıllık izne ilişkin ücretinin kanun tarafından belirlenen sürede ödenmemiş olması nedeniyle işçinin iş akdini feshinin haklı olduğu yönünde karar verdi.
UYUŞMAZLIĞIN GİDERİLMESİ İÇİN YARGITAY’A BAŞVURU YAPILDI
İki ayrı istinaf mahkemesinin birbiri ile çelişen kesin nitelikteki kararları üzerine Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu, söz konusu kararlar arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi için Yargıtay’a başvurdu.
Dosyaları inceleyen Yargıtay 9. Hukuk Dairesi (10 Mart 2025 tarihli, Esas No: 2025/2024, Karar No: 2025/2487) kararında, işçiye yasal hakkından fazla izin kullandırılmış olmasının yıllık izin ücretinin mutlak emredici nitelikte olan İş Kanununun 57’nci maddesine göre izin başlamadan evvel peşinen veya avans olarak ödenmesi yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı belirtildi. Kanunun 24/II – (e) maddesine göre işveren tarafından işçiye ücretinin kanun hükümlerine uygun olarak ödenmemesi ve çalışma şartlarının uygulanmamasının haklı fesih sebebi olduğu belirtilen Yargıtay kararında, “Yıllık izne ilişkin ücretin, yıllık izne ayrılmadan evvel işverence peşin ödenmediği gerekçesiyle yapılan fesih haklı nedene dayalıdır” denildi.
Kararda, iki istinaf mahkemesi arasındaki uyuşmazlığın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin kararı doğrultusunda giderilmesi gerektiği belirtildi. Yargıtay kararı oybirliğiyle alındı.
HAKLI FESİH YAPAN İŞÇİ KIDEM TAZMİNATI ALIR
İşçi iş akdini haklı olarak feshetmesi halinde davayı açtığı tarihten itibaren işleyen faiziyle kıdem tazminatını alır.
Yargıtay kararında dikkat çeken önemli ayrıntı işçi izin ücretinin peşin ödenmesini veya avans olarak verilmesini talep etmese bile işverenin ödemeyi yapması gerektiğidir.
ÜCRETİNİ PEŞİN ALANLARA İZİN PARASI ÖNCEDEN ÖDENMEZ
Basın İş Kanununa tabi iş yerlerinde ücretler peşin ödeniyor. Bazı işletmelerde de işçinin ücreti ayın başında peşin ödeniyor. Ücretin peşin ödendiği işyerlerinde yıllık izin ücreti de peşinen ödenmiş olduğu için İş Kanununun 57’inci maddesi uyarınca izne çıkarken işçiye ayrıca izin ücreti ödenmesine veya avans verilmesine gerek bulunmuyor.
Hanehalkı bütçesinden en fazla pay konut ve kira harcamalarına ayrıldı. Hanehalkı Bütçe Araştırması’nın 2024 yılı sonuçlarına göre; Türkiye genelinde hanehalklarının tüketim amaçlı yaptığı harcamalar içinde en yüksek payı yüzde 26,0 ile konut ve kira harcamaları alırken, ikinci sırayı yüzde 21,6 ile ulaştırma harcamaları, üçüncü sırayı ise yüzde 18,1 ile gıda ve alkolsüz içecekler harcamaları aldı.
Gıda ve alkolsüz içeceklere yapılan harcamanın payı azalırken, lokantalar ve konaklama hizmetlerinin payında yükseliş görüldü.
Toplam tüketim harcamalarında en düşük payı alan harcama türleri ise yüzde 0,7 ile sigorta ve finansal hizmetler, yüzde 1,6 ile eğitim hizmetleri ve yüzde 2,3 ile eğlence, spor ve kültür ile sağlık harcamaları oldu.
Gelire göre sıralı yüzde 20’lik gruplar itibarıyla tüketim harcamalarının 2024 yılındaki dağılımına bakıldığında; en yüksek gelir grubu olan beşinci yüzde 20’lik grupta yer alan hanehalkları, ulaştırma harcamalarına (motorlu taşıt alımları, akaryakıt, yolcu taşımacılığı, araç bakım ve onarımı vb.) yüzde 26,6, konut ve kira harcamalarına yüzde 22,1 ve gıda ve alkolsüz içecekler harcamalarına yüzde 12,8 pay ayırdı.
En düşük gelir grubu olan birinci yüzde 20’lik grupta yer alan hanehalkları ise, konut ve kira harcamalarına yüzde 33,2, gıda ve alkolsüz içecekler harcamalarına yüzde 30,4 ve ulaştırma harcamalarına yüzde 10,1 pay ayırdı.
Temel gelir kaynağı maaş, ücret, yevmiye geliri olan hanehalkları; konut ve kira harcamalarına yüzde 24,0, gıda ve alkolsüz içecekler harcamalarına yüzde 16,4 ve ulaştırma harcamalarına yüzde 23,0 pay ayırırken, müteşebbis geliri olan hanehalkları; konut ve kira harcamalarına yüzde 21,6, gıda ve alkolsüz içecekler harcamalarına yüzde 18,4 ve ulaştırma harcamalarına ise yüzde 26,4 pay ayırdı.
Hanehalkı büyüklüğüne göre tüketim harcamalarının 2024 yılındaki dağılımına bakıldığında; tek kişilik hanehalkları, konut ve kira harcamalarına yüzde 35,2, gıda ve alkolsüz içecek harcamalarına yüzde 15,1 ve ulaştırma harcamalarına yüzde 14,4 pay ayırdı.
Hanehalkı büyüklüğü 6 ve daha fazla kişi olan hanehalkları, gıda ve alkolsüz içecekler harcamalarına yüzde 24,7, konut ve kira harcamalarına yüzde 22,4 ve ulaştırma harcamalarına yüzde 20,4 pay ayırdı.
Gelir düzeyi arttıkça gıda ürünlerini çöpe atarak israf etme sıklığının arttığı gözlendi.
Hanehalkları tarafından en fazla israf edilen gıda grupları incelediğinde ise; en büyük payı yüzde 40,1 ile taze meyve ve sebze alırken, bunu yüzde 32,0 ile ekmek, yüzde 14,3 ile süt ve süt ürünleri izledi.
Bursa’nın Orhangazi ilçesine bağlı kırsal Üreğil Mahallesi’nde oturan ve salı gününden bu yana oğlu Mustafa Karaman’dan (25) haber alamayan babası, gece saatlerinde kendilerine ait bağ evine gitti.
DHA’daki habere göre eve giren baba, oğlunun cansız bedeniyle karşılaştı. Babanın ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi.
Ekiplerce yapılan kontrolde, Karaman’ın baltayla öldürüldüğü belirlendi. Cinayet aleti balta da cesedin yanında bulunurken, jandarma, şüpheli ya da şüphelilerin yakalanması için çalışma başlattı.
Mustafa Karaman, otopsinin tamamlanmasının ardından Muhammedül Emin Camii’ne getirildi. Öğle vakti kılınan cenaze namazının ardından Karaman, aile mezarlığında toprağa verildi. Cenazede oğlunun tabutuna sarılıp ağlayan Ali Karaman’ı ise yakınları teselli etti.
Cinayetin ardından 200’e yakın güvenlik kamerası incelendi teknik ve fiziki takip sonucu cinayeti işleyen H.E (17) gözaltına aldı.
İHA’daki habere göre H.E (17) ifadesinde, “Çiftlik evine gittim. Uyuşturucu içtik. Sonra benim yarın okula gitmem gerekiyordu eve gitmek istedim beni salmadı, ‘kal burada’ dedi. 2 tabanca gösterdi korktum sonra çiftlik evinde bulunan balta ile kafasına defalarca vurdum öldürdüm” dedi.
ı
Millî İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı’nın yaptığı istihbari çalışmalar neticesinde; Avrupa ve Orta Asya’dan Afganistan-Pakistan alanına geçerek DEAŞ mensuplarının geçişlerinin Türk kökenli bir şahıs tarafından organize edildiği, Türk şahsın aynı zamanda DEAŞ’ın medya ve lojistik alanında faaliyet yürüten ‘En üst düzey Türk DEAŞ Yöneticisi’ olduğu, bahse konu DEAŞ yöneticisinin Türkiye ve Avrupa’da yaşayan sivil halkın toplu halde bulunduğu konser alanlarına yönelik eylem düzenlenmesi talimatları verdiği, hususlarını tespit etti.
TURUNCU KATEGORİDE
Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgiye göre MİT’in yaptığı istihbarat ve risk analizleri neticesinde, bahse konu faaliyetleri DEAŞ adına yürüten, DEAŞ sözde Horasan Vilayeti (ISKP) bünyesinde üst düzey Türk Medya sorumlusu olan, Türkiye’den AF-PAK alanına örgüt unsuru aktarımını yöneten, DEAŞ medya organlarında Türkçe yayınlar gerçekleştiren, DEAŞ unsurlarına eylem talimatları veren şahsın, terörden arananlar listesinde ‘Turuncu’ kategoride yer alan Abu Yasir Al Turki kod adlı Özgür Altun olduğu belirlendi.
ISKP dış operasyonlar hücresini hedef alan ortak bir operasyon kapsamında MİT, yasadışı yollarla Türkiye’den Afganistan’a geçen Türk kökenli üst düzey DEAŞ mensubu terörist Abu Yasir’in Afganistan’da faaliyet gösterdiğini ve Pakistan’a geçmeyi planladığını öğrenmiştir. Konuyla ilgili olarak bilgilendirilen ISI, MİT’e gerekli her türlü desteğin sağlanacağı güvencesini vererek Türkiye’nin düşmanının Pakistan’ın da düşmanı olduğunu vurgulandı. Daha sonra MİT ile eşgüdüm içinde gerçekleştirilen nokta operasyon ile ISI, Abu Yasir’i Pakistan-Afganistan sınırında yakalayarak Türkiye’ye sınır dışı etti.
Haberin Devamı
Abu Yasir Al Turki kod adlı Özgür Altun ifadesinde, Türkiye’den Afganistan-Pakistan alanına yönelik örgüt aktarımını yönettiği, DEAŞ yayın organlarını yönettiği, İngilizce ve Türkçe yayınlar gerçekleştirdiği, dünya çapında insanları eylemlere teşvik ettiği, DEAŞ bünyesinde üst düzey Türk medya sorumlusu olduğu hususları ile birlikte ISKP’nin adam kazanma, lojistik ve finans faaliyetlerine ilişkin hususları aktardı.MİT tarafından yürütülen çalışmalar neticesinde, DEAŞ’ın ülkemize yönelik eylem planlamalarının akamete uğratılması, DEAŞ’ın unsur kazanımının deşifre olması ve eylem planlamaları ile birlikte örgüte ait dijital materyallerin ele geçirilmesi sağlandı.